Gebelikte probiyotik ve prebiyotik kullanımı:
Bakteriler ve insan sağlığı üzerine etkileri hakkında algılarımız son zamanlarda değişti. Bugünkü bilgilerimiz ışında bakterilerin sadece bulaşıcı hastalıklara neden olmadığı,içinde yaşadığımız bakterilerin insan sağlığını desteklediği biliyoruz. Son zamanlarda yayınlanan pek çok çalışma kan şekerinin düzenlenmesinde, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde, enfeksiyonların kontrol edilmesinde ve hatta hafızayı düzenleyen bir takım kimyasalların beyinden salgılanmasında bağırsak bakterilerinin etkili olduğunu ortaya koydu. Probiyotikler normalde bağırsağımızda bulunan mikroorganizmalara benzeyen,yaşayan mikroorganizmalardır. Çoğunlukla bakterilerdir. Probiyotiklere sağlığımızı desteklediği için “dost bakteriler”de denir. Sindirim sistemimizin sağlıklı kalabilmesi için kötü bakterilerin iyi bakterilerle dengelenmesi gerekir. Probiyotikler bu dengelenmeye yardımcı olarak sindirim sisteminin sağlığını korur. Sindirim sistemimizin sağlığı ise bütün vücud sağlığını etkiler.
Hamilelik ve emzirme döneminde sindirim sisteminin sağlığının korunması çok önemlidir. Yapılan çalışmalar anne bağırsağında bulunan mikroorganizmaların sağlığı ve çeşitliliğinin, bebeğin sağlığı açısından önemli rol oynadığı fikrini savunmaktadır. Annenin bağırsak floarasının çeşitliği ve sağlığının fetus üzerine etkileri açısından değişik mekanizmalar vardır:
– Anne ne kadar sağlıklıysa bebeğide o kadar sağlıklıdır. Sağlıklı bağırsak florasına sahip olmak iyi kan şekeri kontrolünü sağlayarak, kilo alınımını kontrol eder. Aşırı kilo artışı ve kötü kan şekeri kontrolü gebenin sağlığını tehdit etmekle kalmaz, bebeği de riske atar. Gebelik şekeri olan hastaların ilerki hayatlarında şeker hastası olma riski çok yüksektir. Ayrıca metabolik sendrom riski üç kat artmıştır. Çocuklarında 19-27 yaşlarında diyabet gelişme riski, aynı yaş grubuna göre 8 kat artmıştır.
– Anne bağırsak bakterileri bebeğin gelişimini etkileyen bir takım kimyasallar üretmektedir. Örneğin folat (folik asit) bebeğin nörolojik gelişimi için çok önemlidir. Vücudda folat özellikle bağırsakta bulunan bifidobakteri tarafından üretilir. Sağlıklı bir bağırsak florası yeterli miktarda folat üretir.
– Özellikle normal doğum sırasında vajinadan bebek geçerken annenin bağırsak florasınında katkısıyla kendi florasını oluşturur. Aslında annede bulunan flora bakterileri tüm vücud boyunca yayılarak plasenta, kordon ve doğum kanalı boyunca bebeğe geçebilir. Anne florası ne kadar sağlıklı olursa bebek florasıda o kadar sağlıklı olur. Normal doğum olmazsa bile annenin florası nasıl olduğu anlaşılmamasına rağmen plasentaya yerleşir. Yapılan bir çalışmada mekonyum ile doğan bebeklerin, doğum şekli ne olursa olsun amnios sıvıları karşılaştırıldığında flora benzer olarak bulunmuştur. Bu nedenden dolayı sezaryen sırasında annenin vajinal sıvısının bebeğinin ağzına sürülmesi hem gereksiz, hem de enfeksiyonlara davet çıkarmaktadır.
Bu nedenlerden ötürü gebelik sırasında probiyotik kullanımıyla ilgili çalışmalara hız verilmiştir. Bu çalışmalarda gebelik sırasında probiyotik alan annelerin çocuklarında allerji ve ekzama gibi sorunların daha az görüldüğü saptanmıştır. Probiyotiklerin ayrıca preeklampsi, gebelik şekeri oluşumunu azaltır.Hem annede hem de bebekte aşırı kilo alımına karşı koruyu etkisi olduğu gözlenmiştir. Araştırmalar yüksek doğum ağırlığı ile doğan çocukların ileride obezite adayı olduğunu net bir şekilde ortaya koymuştur. Bebeklik döneminde iyi bakterin bağırsak florasında fazlalığı, kötü bakterilerin azlığı obezitenin engellenmesinde önemlidir. Emzirme süresinin uzunluğu ile obezite gelişimi arasında ise ters orantı bu nedenledir.
Vajinayı enfeksiyonlara karşı koruyan en önemli bakteri laktobasillerdir. Laktobasillerin azaldığı durumlarda “ bakteriyel vajinosis” denilen enfeksiyon tablosu gelişir. Bakteriyel vajinosis erken doğum tehdidine yol açabilmektedir. Probiyotikler vajinada iyi laktobasilleri destekleyerek enfeksiyon riskini azaltır.Yeni doğan ölümlerinden sıklıkla sorumlu olan, yenidoğan’ da kanda iltihap yapan (sepsis) ajan olan B grubu streptekok bakterisinin anne vajinasında çoğalmasını azaltır. Böylece bu enfeksiyona karşı bebeği korur.
Doğal probiyotik içeren gıdalar yoğurt, yoğurtan elde edilen içecekler, mayalanmış sütten elde edilen gıdalar, bazı meyve suları ve soya suyudur. Diğerleri ise hazır preparatlardır.
Prebiyotikler vücudumuz tarafından parçalanmayan, iyi huylu bağırsak mikroorganizmaları için besin görevi gören yapılardır. Bağırsak florasının büyümesi ve gelişmesinde rol oynarlar. Dost bakterilerin gelişine en iyi yardımcı olan prebiyotikler oligosakkaridden zengin karbonhidrat içeren gıdalardır. Soğan, pırasa, sarımsak, muz, kivi, enginar, soya fasülyesi ve yulaf prebiyotikten zengin gıdalardır. Bu gıdalar fiber yönünden zengindir. bu fiberler sindirim sırasında mide asitinden etkilenmezler. Kolona gelen bu fiberler iyi huylu bağırsak bakterileri için besin maddesi görevi görürler.
Gebelikte pek çok kadın kabızlık, şişkinlik ve mide krampları gibi mide-bağırsak sıkıntıları yaşarlar. Prebiyotik ve probiyotik içeren gıdaların gebelikte tüketimi bu tür şikayetlerin azalmasına yardımcı olur. Gebelikte sık görülen kabızlığın giderilmesinde günlük tüketeceğiniz 300 g yoğurt faydalı olduğu gözlenmiştir.
Peki gebelikte probiyotik alınımı güvenli mi?
Probiyotiklerin ağız veya vajinal yoldan alınması güvenli kabul edilir ve gebe tarafından iyi tolere edilir. Probiyotiklerle ilgili en büyük endişe canlı bakterilerin kana karışarak kan iltahabı tablosuna neden olabilmesidir. Fakat bu endişe teorik bir endişedir. Sağlıklı insanlarda probiotik kullanımı sonucu görülen kan iltahabı bildirilmemiştir.
Şu ana kadar yapılan çalışmalar probiyotiklerinin hamillik ve emzirme döneminde kullanımı herhangi bir güvenlik kaygısı oluşturmamaktadır. Sağlıklı bireylerde kanda iltahap tablosu ve kötü gebelik sonuçları gözlenmemiştir.
Probiyotikler ilk alınmaya başladıklarında ( ister doğal ister hazır) gaz ve şişkinlik görülebilir. Aslında bu iyi bir göstergedir. İyi bakterilerin sayısının artığını gösterir. Bu şikayetler genelikle iki hafta içinde geçer. Probiyotikleri besin takviyesi şeklinde almak isterseniz mutlaka doktorunuza danışmanız gerekir. Gerçekten gebelik ve emzirme dönemindeki faydaları için daha çok bilimsel araştırmaya ihtiyacımız vardır.